Çoğunu uzaktan çalışarak geçirdiğimiz 2020’nin sonunda, bizleri nasıl bir performans değerlendirme süreci bekliyor acaba? KPI bazlı, süper “smart” hedeflerimizin ne kadar geçerliliği kaldı ki? Sene boyu nelere odaklandık, yöneticimizden ne kadar geri bildirim alabildik, takım arkadaşlarımıza ne derece hizalanabildik? Görünen o ki, eşsiz bir değerlendirme dönemi bekliyor bizi.
İK otoriteleri, yöneticilere, çalışanları ile yapacakları performans görüşmelerinde bu yıl öne çıkan becerilere kesinlikle yer vermelerini öneriyor: Çeviklik, esneklik ve adaptasyon kabiliyeti gibi… Fakat yöneticiler bu değerlendirmelerini skorlamalarına katmalılar mı? Hatta doğrudan soralım, katacaklar mı?
Bu, bizi her zamanki o ulvi soruya çıkarıyor sanki: “Performans sistemlerimiz ne kadar objektif?” Performans sistemimizi, objektif olsun diye KPI odaklı kurgulamıştık, peki koşulların sıklıkla değiştiği bir dünyada KPI, yani sadece rakamsal sonuçlara odaklanan performans yönetim sistemi adil olabilir mi? İşte, aynı bu sene olduğu gibi her şeyin alt üst olduğu, belirsizliğin had safhada olduğu bir yılda sadece KPI odaklı sistemde yıl sonu görüşme ve değerlendirmelerinin nasıl gerçekleşeceği büyük merak konusu…
HBR’nin Aralık sayısında çok önemli- ve bir çoğumuzun farkında olduğu- bir konuya değiniliyor; “pandeminin getirdiği eşitsizlikler ve buna bağlı olarak kadın çalışanlarınomuzlarına yüklenen fazladan iş yükü gibi konular da eklenince, iş iyice içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Bu kaotik ortamda, salt gerçekleşmelerden ziyade çabayı ölçmeye odaklanmak, daha adil bir çözüm olacak gibi görünüyor… Yaşadığımız bu süreç, bize, sadece rakamsal sonuçların değil de, bu sonuçlara ulaşmak için sarf edilen çabanın da değerlendirilmesi gerektğini gösterdi.
İş dünyasının, hele ki kurumsal dünyanın sonsuza dek değiştiğini çoğumuz kabullendik. Piyasa koşullarının zorluğu ve beraberinde getirdiği çeviklik ihtiyacı pandemiden çok önce de hayatımızda olan bir konu idi, belki şimdi çoğumuzu daha derinden etkiledi. Uzaktan çalışma da gündemde idi, artık o da daha çok rol ve çalışan için bir tercih sebebi olacak. Öte yandan performans değerlendirme sistemlerimiz, sanki bu değişim hiç yaşanmıyormuşçasına orada öylece, tüm ataletiyle duruyor. Artık hedefleri sadece KPI gerçekleşmeleri olarak değil, strateji odaklı vermenin; önceliklerimizi daha sık aralıklarla gözden geçirmenin ve herhangi bir geri bildirim ve değerlendirme yapmak için yıl sonunu beklemekten vazgeçmenin vakti geldi.
2021’de herkese daha dinamik, daha sağlıklı değerlendirme sistemleri diliyoruz…
